Mayis60FM - Şarkı Sözleri , Flatcast Tema

This is a sample guest message. Register a free account today to become a member! Once signed in, you'll be able to participate on this site by adding your own topics and posts, as well as connect with other members through your own private inbox!

Arama sonuçlarınız

  1. 7

    Kusur görmeyiz ki..

    "Sizin hırkalarınızın yenleri neden bu kadar geniş olur?" Mevlevi açıklamış: "Başkalarında gördüğümüz kusurları örtmek için." O da sormuş: "Ya sizin hırkalarınızın yenleri niye bu kadar dar olur?" Bektaşi açıklamış: "Biz hiç kimsede kusur görmeyiz ki..."
  2. 7

    Vurma Zavallıya

    Başıboş bir eşek nasılsa bir camiye girmiş, hoca eşeği döverek dışarıya çıkarmaya uğraşırken, oradan geçen bir Bektaşi babası bu hali görerek hocaya sormuş : -Eşeği niçin dövüyorsun be hoca efendi? Hoca hışımla cevap vermiş : -Gelmiş camiye girmiş. Bektaşi teskin etmek için şöyle demiş ...
  3. 7

    Sen ne işe yaradın

    Bektaşi ile Hacı Osmanlı zamanında ramazanda içki içerken yakalanırlar. Kadı yaptıklarının cezasının ne olduğunu bilip bilmediklerini sorar bunlara. Hacı af diler şeytana uyduk kadı efendi der ve hacıya idam cezası verir. Bektaşi’ye sıra gelir ve der ki: ben Kadı efendi ben gayri-müslümüm bana...
  4. 7

    Pamuk Gibi

    Paşanın biri, tanıdığı bir Bektaşi ile konuşurken sorar : -Baba, geçen gün bir kadınla gidiyordun, kimdi o? -Hanımım olurlar efendim... -Peki ama, pek pasaklı ve çirkin biriydi. Onun koynuna nasıl giriyorsun? Buna fena halde bozulan Bektaşi, lafı yapıştırır: -Sizin pamuk gibi karınızın...
  5. 7

    Ahrette de yaşadık

    Bektaşî, vaaz dinlemeye gitmiş. Hoca vaazında içki içmenin bütün kötülüklerini, zararlarını sayıp dökmüş, hatta içki içenlerin sırat köprüsünden boyunlarında dünyada içtikleri bütün içki şişeleri asılı olduğu halde geçeceklerini anlatmış. Bektaşî sormuş: "Hocam, boyna asılan şişeler boş mu...
  6. 7

    Oruç gitti ama...

    Oruç tutan Bektaşi’nin biri pek fena susamış. Vakit geçirmek için kırda giderken bakmış gürül gürül akan bir çeşme... Adeta kendinden geçmiş bir halde ağzını dayayıp lıkır lıkır içmeye başlamış. Bu sırada oradan geçen biri görüp: -Aman erenler ne yaptın? Oruç gitti, diye seslenmiş. Bektaşi...
  7. 7

    Bektaşi

    Bektaşi’nin biri içki şişesiyle camiye girer. Onu gören arkadaşı sen ne yapıyorsun içki şişesiyle camiye girilir mi? diye sinirlenmiş. Bektaşi dönüp; sen zina aletiyle giriyorsun bir şey olmuyor da, içki şişesiyle girince ne olur demiş.
  8. 7

    Eşşekliğinden

    Dostlarının baskılarına dayanamayan Baba Erenler, camiye gitmiş, hocanın vaazını dinliyordu. Hoca, içkinin kötülüğünü anlatmak için aklına ne geliyorsa söylüyordu. Bir ara şöyle dedi: -Bir eşegin önüne, bir kova su ile bir kova şarap koysanız, hangisini içer? Elbette ki suyu içer. Peki eşek...
  9. 7

    Peşin Namaz

    Bektaşi ile bir hoca birlikte yola çıkmışlar, bir süre sonra hoca : -Namaz saati! demiş, başlamış kılmaya... Rekat üstüne rekat, selam üstüne selam... Bektaşinin beklemekten canı sıkılmış, hoca namazı bitirince sormuş : -Yahu bu ne uzun namaz böyle? -Kazaya kalmış namazlarım vardı...
  10. 7

    Zina Aleti

    İçki yasağının oldugu dönemde Bektaşiyi yakalarlar. Bektaşi -Bırakın, beni neden götürmek istiyorsunuz? -İçki içmişşin seni suç aleti (boş şişe) ile yakaladık. Bektaşi -Bende zina aletide var. :rolleyes:
  11. 7

    Gümüş rengi gölgeler

    Arzudur adınız ya da Alevdir Gümüş renkli bir duman gibi çöker Gözlerinize keder Yazgısına küfreden heykeller gibisiniz Ateşe kör Rüzgara sağır İç çekişlerinize sığınırsınız Dışınız şen şakrak İçiniz kor Ümüğünüzde Yönü belirsiz öfkenizin elleri Kahve falında görürsünüz bir tek Saçlarınızın...
  12. 7

    Güz Defteri

    Kendini anlat diyorsun, gün ağarmadan Gecenin diliyle seslen Rüzgârın gözüyle bak gözlerime/sıcak, esrik Varsın gurbete düşsün gölgen Yüzünü döndüğün yer sıla Kırılgan mevsimlere benziyorsun Zaman ve mekândan uzak. Dalıp gidiyorsun varlığımdan habersiz Merdiven uzatıyorsun gökyüzüne Yıldızlara...
  13. 7

    İlk'in tekrarı

    Sevgili diyorum Yaşlanırsam şayet Yani kaldırmadan başımı göğsünden bilmem kaç yıl Geçtiğinde zamanın Sen hırçınlıklarımı düşünüp/ dalıp dalıp giderken Gizlice gülümseyeceksin/ bir ayıba gülümser gibi Ben sana aldırmadan Bütün bir yaşamın çiçeklerini dikiyor olacağım Meçhul aşklar anıtına...
  14. 7

    Lirik bir gülümseyiş

    Kapanmak bilmiyor hiçliğin parantezleri Uzun cümleler kuruşum bu yüzden, bağışla şaşkınlığımı Günün kıbleye dönüş saatindeyim, sayıklama zamanım Geçmiş bir yaz gibi uğulduyor kulaklarımda Mevsimlere çarpıp dönen yüzündeki giz Zehrin ve hançerin lirik gülümseyişi Her dönemecinde helak olduğum o...
  15. 7

    Temmuz Sancısı

    Güz ağırlığı çöküyor üstüme Temmuz ortalarında Kaçıp uzaklaşmak istiyorum bu iklimden Nedensiz, açıklamasız Sokaklara caddelere vuruyorum kendimi Dilimde imkânsızlığın şarkısı Teselli bulmuyor serseri ruhum Bir çiçeğe uzanıyorum yüzünün niyetine Utangaç bakıyorsun Yağmur damlıyor gülüşlerinden...
  16. 7

    Uzak bir gülüşe sonat

    Kendilerinden sayılırdım, aşinaydı ruhlarımız Sadece adım “gaje”ydi-her ne demekse- Biz çingene derdik “Roman” olarak geçerdi edebi metinlerde adları Köstekli saat kuşanır bıyık burardı erkekleri Birer Hintli bilgeydiler, uysal ve tevekkel En çok aşk ve ölüm öyküleri anlatırlardı / akşamları...
  17. 7

    Vals

    Her şey dünde kaldı. Koparılmış bir gül gibi önüme düşüyor başım. Birer birer soluyor içimizde, yaşamağa değer ne varsa. Kanatlarında sabah esintileri taşıyan kuşlar. Gözlerimizde leylaki gülümseyişi güneşin. Fotoğraflarda anamın perçemli yüzünün ışıltıları. Mavi buz parçasından yansıyan...
  18. 7

    Adı Konulamayan

    Seni sevmek Bir güvercin uçurmak gibi semada Bir karanfile el uzatmak gibi bahçede Bir Köroğlu türküsü tutturup İsyan bayrağı gibi açılmak havada Seni sevmek Sürüp namluya yüreğimi Hedefleyip zulmün kalesini Dokunuvermek tetiğe Seni sevmek Bir gladyatör akıdır Spartaküs'ten kala miras...
  19. 7

    Eğlencelik, Yimbeşeee, yimbeşeee!..”

    Çocukluğumun geçtiği köyle kıyaslardım ilkokulu okumak için geldiğim Ankara’yı. Bizim köyün yanında devasa bir kütle, bir azamet heykeliydi sanki. Ortaokul ikinci sınıfa geçtiğim yazı Ankara’da geçirdim. Yaz akşamları bir başkaydı. Akşama kadar ayakkabı boyayarak kazandığım iki buçuk liranın...
  20. 7

    Cambaza Bak

    Kaleme aldığım bu yazıyı üç kez yazıp sildim. İlk yazıyı yazdığımda ortalık ağarmıştı, noktayı koydum yattım, mesai sonrası düzeltmelerini yapıp bitirecektim. Nasıl da yorgunum, sabaha erken kalkmam gerekli, bir yığın ve yoğun mesleki iş beni bekliyor. Yattım yatmasına da, yatak diken oldu...
Üst