This is a sample guest message. Register a free account today to become a member! Once signed in, you'll be able to participate on this site by adding your own topics and posts, as well as connect with other members through your own private inbox!
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını, kendimi bulduğumda anladım.
Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış,
kendi yolumu çizdiğimde anladım.
Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat, okuyarak, dinleyerek değil.
Bildiklerini bana neden anlatmadığını anladım.
Yüreğinde aşk olmadan geçen her...
Sürekli meşguldüm o kadar sene,
Seninle doyasıya oynayamadım.
Sen beni çağırdın gel oyna diye,
Ben bir türlü zaman ayıramadım.
Giydirdim, doyurdum, seni kolladım,
Sadece bunları yeterli sandım,
Bana oyuncağı getirdiğinde,
Ben seni çoğu kez, başımdan savdım.
Yatağa yatırır seni okşardım,
Sen...
Yalnız sanıyorlar beni;
Değilim,
Kimsenin kalabalığı olmadım
ve kimseyi de kalabalık edemem ..
Bundan sonra dünyamda,
Bu da benim tercihim.
Güvensiz sanıyorlar beni;
Değilim,
Sadece kendi içimde
kendime göre bir dengem var,
ve bir daha kırılırsam
toparlanamama endişesi taşıyor yüreğim...
Artık eskisi gibi her hafta sonu birileri ile dışarı çıkmak istemiyorum. Beni yoran ilişkiler, yeni tanışmalar, yeni yüzler aramıyorum. Eski dostlukların da özetini çıkarmaya başladım.
İlişkilerde tasarrufa gidiyorsun her şeyde olduğu gibi ve gereksiz insanları hayatından atmak istiyorsun...
Önce evlendigimizde hayatin daha iyi olacagina inandiririz
kendimizi.
Evlendikten sonra, bir çocugumuz dogduktan hatta ardindan bir tane
daha olduktan sonra hayatin daha iyi olacagina inandiririz
kendimizi. Sonra çocuklar yeterince büyük olmadiklari için
kizar, onlar büyüyünce daha mutlu...
Bir yerde okumuştum şöyle bir söz vardı : ’Gemiler batınca acır mı denizin canı ? ’
Ne kadar anlamlı ne kadar güzel bir cümle değil mi ?
Hepimizin beklediği bir gemisi yok mudur hayatta,o yüzden demez mi şarkılar gemiler sapasağlam yaktılar denizleri diye...
Aslında gemiler hep sapasağlamdır...
Ey, benim iyimser hallerim,
Çabuk aldanışlarım,
Hep inanışlarım,
Alttan alışlarım,
Hatayı hep kendimde buluşlarım,
Değmeyecekleri kafama takışlarım,
Yoktan yere, akıp giden göz yaşlarım,
Herkesi insan yerine koyuşlarım,
Hepinize elveda…
Artık ben kimsenin
Hiç kimsesi olmayacağım.
(Nazım Hikmet)
Babaannem derdi ki:
"Kaybettiğin insanlar için üzülme kızım...
Ya dostluğunla yetinmemiştir;
ya anlamamış, dinlememiştir...
Ya ona verdiğin değeri suistimal etmiştir;
ya seni de kendi gibi fitne fücur bilmiştir...
Ya birinin lafıyla dolduruşa gelmiştir;
ya sırlarını muhabbetine meze etmiştir...
çok uzun emekler verir ilişkisini yürütmek için. birinin kadını olmayı yüreği, beyni, ruhu o kadar zor kabul etmiştir ki, başka bir adama ait olmayı istemez. erkek gibi, çorbanın tuzu eksik diye kavga çıkarmaz mesela, tam tersi, konuşmamız lazım der. erkekler de en çok bu cümleye sinir olurlar...
"Her zaman bir kitabın sonuna yaklaşır gibi yaşa..
Lunaparkta kaybolmuş gibi yaşa..
Oyuncak dükkanında kaybolmuş çocuğun iştahıyla yaşa..
Kaybolmuşluğu unut, etrafına bak!
Yüzmek gibi yaşa, boğulmak gibi değil..
Uçmak gibi yaşa, düşmek gibi değil..
Kuş sesleriyle bir ağacın gölgesinde uzanır...
Günün güzeldi değil mi?
Akşamın da güzel olsun...
Yemeğin ne olursa olsun, masanda illaki kumaş örtü olsun...
Saklama tabakları, bardakları misafire.
Sizden ala misafir mi var bu dünyada?..
Ailecek kurulun sofraya, öyle acele acele değil, vazife yapar gibi hiç değil.
Şöyle keyife keyif...
Varsın ekmeğim bayat,
Soğanım kuru olsun.
Karnım bir tas çorbayla doysun.
Çeşit çeşit yiyeceklerim,
Rengarenk giyeceklerim,
Olmazsa olmasın istemem.
Ben elimde olanları bilirim.
Sahip olduklarımla yetinirim.
Kuru ekmeğimi yerim,
Çayımı içerim,
Eskileri giyerim,
Halime şükrederim.
Hayırlısı olsun...
Aynı yalınlıkla ölmek isterim
Kırda bir çiçek gibi, sakin, gösterişsiz.
Mum yerine yıldızlar parlasın üstümde
Yeryüzü uzansın altımda sessiz.Ben aydınlık ve özgürlük delisiyim
Varsın hainleri gizlesinler soğuk bir taş altında
Dürüstçe yaşadım ben, karşılığında
Yüzüm doğan güneşe dönük öleceğim...
"Benim bu dünyada bir yerim olmadı,
Kuytu gövdemi saymazsak eğer.
Gövdem ki varla yok arası,
Hem varlığa, hem yokluğa değer.
Ama yüreğim hiç solmadı.
Bir gül koklayayım izin verin de.
"Metin Altıok
Her derde deva arkadaşlarım!
Neden hepsi birbirinden bu kadar farklı benim arkadaşlarımın?
neden bazıları hatta marjinal?
Biri arkadaşımsa diğeriyle nasıl anlaşabiliyorum? Neden kimse anlayamıyor?
Galiba onların hepsi içimdeki çok farklı "ben"leri gün ışığına çıkarıyor da ondan.
Biriyle uslu...
Bazı kadınların varlığı ekmek gibidir
Bitmesin diye yemekten korkar
Alıp başının üstünde gezdiresin gelir
Bazı kadınların gülüşü nimet gibidir
Nimetle oyun olmaz bilirsin,
Nimeti verene her daim şükredersin
Bazı kadınların bakışı sırat köprüsü gibidir
Köprüden düşmeden geçebilmek için
Günah...
"Pozitif düşüneceksin...
Hayata sımsıkı sarılacaksın...
İşinden kafanı kaldırıp sevdiklerinle vakit geçireceksin...
Sev ki, hücrelerin yenilensin...
Sana enerji vermeyecek hiç kimseyle de birlikte olma..!”
Wıllıam Shakespeare
Hayatımı yeniden yaşayabilseydim eğer;
Hastayken yatağa girer dinlenirdim.
Ben olmadığım zaman her şey kötüye gidecek diye düşünmezdim..
Gül şeklindeki pembe mumu saklamaz yakardım..
Daha az konuşur, ama daha çok dinlerdim..
Yerler kirlense, masa örtüm lekelense bile daha çok arkadaşımı akşam...
Unutma!
Yüreğinde bir ismin imzası var.
Ve sen onu silemezsin, söküp atamazsın,... ne kadar uğraşsan da seninle beraber büyür içindeki sızı.
İlk önce onu hissedersin başkasına dokunduğunda. .
Unutma!
Bir kere sevdin mi uzun uzun yanarsın. Sitemler öfkeler birikirken içinde, sen azalırsın...