jeuseit
Paylaşımcı Üye
- Katılım
- 24 Şub 2014
- Mesajlar
- 679
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
Yüzüm her mevsimi sonbahar yaşadı
Gözlerim hep kıskandı bulutları
Hıçkıra hıçkıra gürlemedi dökerken damlaları
Işıldamadı ve toprağa teslim edemedi acıları
Sustuğunda hiç çehresine güneş doğmadı
Sessizce kimsesizce kuytu köşelerde
Gecenin koynunda tavana dikilen bakışlarda
Akmaya fırsat bulmadan yanağa kavuşmadan
Silindi gözyaşlarım…
Kumsalda oturdum çoğu vakit
Güneşi teslim ederken akşamın serinliğine
Çıplak ayaklarıma değen denizin sularına
Yalnızlığın pınarından taştı gözyaşlarım…
Elele tutuşup yürüyen çiftleri uzaktan seyrettim bazen
Sevinç kır çiçeklerinin her tonu vardı yanaklarında
Mutluluk buharlaşıyordu sevgiyle pişen yüreklerinden
Sensizliğin gölgesinden süzüldü gözyaşlarım…
Sensizliği mırıldayan şarkıda
Bağdaş kurup ağaçların gölgesinde
Bir arının çiçeğin saçını tararken
Elimdeki kuru dalla toprağa garip şekiller çizerken
Derin iç çekişlerin nefesinde süzüldü gözyaşlarım…
Hiç güneşle öpüşmedi
Ay ışığında yürüdü ıssız kaldırım taşlarına
Sararmış bir yaprağı mesken tuttu
Savruldu sevgisizliğin rüzgarına
Gülümseyişini çizdi odanın tavanına
Mazinin tonlarında yürüdü pişmanlıklarına
Ama hep gözlerden uzak seslerden ırak
Sessizce kimsesizce süzüldü gözyaşlarım..
İsyan etmeden ve lanet okumadan
İncinen gururundan
Sebepsiz sebeplerden boşluğa düşen umutlardan
Kahpe bir kurşunla yere düşen bir annenin
Emekleyerek göğsüne yönelen aç bir bebek gibi
Hiçbir kaleme yar olmayan
Dertlerin çöplerine huni yapılan bir kağıt gibi
Sessizce kimsesizce kavrulan yürekten süzüldü gözyaşlarım..
21.10.2014
İzzettin akyapı
Gözlerim hep kıskandı bulutları
Hıçkıra hıçkıra gürlemedi dökerken damlaları
Işıldamadı ve toprağa teslim edemedi acıları
Sustuğunda hiç çehresine güneş doğmadı
Sessizce kimsesizce kuytu köşelerde
Gecenin koynunda tavana dikilen bakışlarda
Akmaya fırsat bulmadan yanağa kavuşmadan
Silindi gözyaşlarım…
Kumsalda oturdum çoğu vakit
Güneşi teslim ederken akşamın serinliğine
Çıplak ayaklarıma değen denizin sularına
Yalnızlığın pınarından taştı gözyaşlarım…
Elele tutuşup yürüyen çiftleri uzaktan seyrettim bazen
Sevinç kır çiçeklerinin her tonu vardı yanaklarında
Mutluluk buharlaşıyordu sevgiyle pişen yüreklerinden
Sensizliğin gölgesinden süzüldü gözyaşlarım…
Sensizliği mırıldayan şarkıda
Bağdaş kurup ağaçların gölgesinde
Bir arının çiçeğin saçını tararken
Elimdeki kuru dalla toprağa garip şekiller çizerken
Derin iç çekişlerin nefesinde süzüldü gözyaşlarım…
Hiç güneşle öpüşmedi
Ay ışığında yürüdü ıssız kaldırım taşlarına
Sararmış bir yaprağı mesken tuttu
Savruldu sevgisizliğin rüzgarına
Gülümseyişini çizdi odanın tavanına
Mazinin tonlarında yürüdü pişmanlıklarına
Ama hep gözlerden uzak seslerden ırak
Sessizce kimsesizce süzüldü gözyaşlarım..
İsyan etmeden ve lanet okumadan
İncinen gururundan
Sebepsiz sebeplerden boşluğa düşen umutlardan
Kahpe bir kurşunla yere düşen bir annenin
Emekleyerek göğsüne yönelen aç bir bebek gibi
Hiçbir kaleme yar olmayan
Dertlerin çöplerine huni yapılan bir kağıt gibi
Sessizce kimsesizce kavrulan yürekten süzüldü gözyaşlarım..
21.10.2014
İzzettin akyapı