- Katılım
- 26 Ocak 2013
- Mesajlar
- 4,217
- Tepkime puanı
- 124
- Puanları
- 63
Damar Sertliği Nasıl Oluşur?
Halk arasında damar sertliği olarak bilinen “ateroskleroz”, atardamarların esnekliğini kaybedip kalınlaşması ve sertleşmesi ile oluşan bir damar hastalığıdır.Halk arasında damar kireçlenmesi olarak da bilinir.Kan damarlarının iç kısımlardaki hücreler esnekliğini kaybedip, zayıflar veya kandaki yağlı maddeler birikinti yapar ve damar daralır. Damar sertliği en çok kalp ve bacağa giden damarları etkiler. Türkiye’deki tüm ölüm nedenlerinin yüzde 45’i bu hastalık yüzündendir.
Damar Sertliğinin Belirtileri Nelerdir?
Belirtiler aterosklerozun tuttuğu damara göre değişir ve bireylerin yaklaşık olarak yarısında herhangi bir belirti görülmez. Kalbi besleyen koroner damarlar tıkanmaya başladığında göğüs ağrısı, şah damarlar tıkanırken geçici veya kalıcı felç, böbrek damarları tıkanırken yüksek kan basıncı, bacağa giden damarlarda damar sertliği olan bireylerde en sık görülen belirtiler, yürüme ile meydana gelen bacak ağrısı ve ileri vakalarda istirahatte bacak ağrısıdır.
ellerde şişlik ve kaşıntılar.
İleri Düzeydeki Damar Tıkanıklıkları Nasıl Anlaşılır?
En sık görüldüğü yer, bacakta baldır kaslarının olduğu diz altında, bacağın arka kısmında olan kaslardır. Baldır kaslarındaki bu ağrı yalnızca yürüme veya koşma gibi egzersiz anlarında ortaya çıkar ve yürümeye ya da egzersize devam edildiği sürece ağrı giderek artar. Nihayetinde hasta giderek artan bu ağrıya dayanamayacak duruma gelir ve durmak zorunda kalır. Ardından istirahat ile birlikte ağrı çabucak kaybolur. İstirahat ağrısı, damar tıkanıklığının çok ileri düzeyde olduğu ve istirahatte dahi bacaklara yeterli kan ve oksijenin ulaştırılamadığı durumlarda meydana gelir. Ağrı tipik olarak ayakları etkiler ve genellikle ciddi bir ağrıdır. Bu ağrı özellikle geceleri hasta sırtüstü yattığı zamanlarda daha da artar ve bacak damarları tıkanırken ise yürüme ağrısı yada gangerenler gelişebilir.
Tedavi Süreci
Aterosklerozun tedavisinden amaç, hastalığın ilerlemesinin engellenmesi ve geriletilmesidir. Bu amaçla ateroskleroz gelişiminde rol alan risk faktörlerinin engellenmeli veya tedavisi yapılmalıdır. Örneğin; kan basıncının düzenlenmesi, gıdalarla alınan yağ ve kolesterolün azaltılması, kilo kaybı, sigarasız bir yaşam, şeker hastalığı var ise kan şekerinin kontrol altına alınması sağlanmalı ve ayrıca daha aktif ve hareketli bir yaşam teşvik edilmelidir. Erken dönemde başvuran hastalarda, damar tıkanıklığı kontrol altına alacak ve kan dolaşımı destekleyecek ilaç tedavileri verilirken hastalığın ileri aşamaları cerrahi tedavi gerektirir. Genellikle uygulanan ameliyatlar tıkalı damarın aşağısındaki bölgeye kanın taşınmasını sağlayacak yapay damar greftleri ya da hastanın kendi damarı yerleştirilmesi şeklindeki by-pass ameliyatlarıdır. Günümüz teknolojisiyle artık çok ince damarlar bile anjiografi ile müdahale edilebilmektedir.
Halk arasında damar sertliği olarak bilinen “ateroskleroz”, atardamarların esnekliğini kaybedip kalınlaşması ve sertleşmesi ile oluşan bir damar hastalığıdır.Halk arasında damar kireçlenmesi olarak da bilinir.Kan damarlarının iç kısımlardaki hücreler esnekliğini kaybedip, zayıflar veya kandaki yağlı maddeler birikinti yapar ve damar daralır. Damar sertliği en çok kalp ve bacağa giden damarları etkiler. Türkiye’deki tüm ölüm nedenlerinin yüzde 45’i bu hastalık yüzündendir.
Damar Sertliğinin Belirtileri Nelerdir?
Belirtiler aterosklerozun tuttuğu damara göre değişir ve bireylerin yaklaşık olarak yarısında herhangi bir belirti görülmez. Kalbi besleyen koroner damarlar tıkanmaya başladığında göğüs ağrısı, şah damarlar tıkanırken geçici veya kalıcı felç, böbrek damarları tıkanırken yüksek kan basıncı, bacağa giden damarlarda damar sertliği olan bireylerde en sık görülen belirtiler, yürüme ile meydana gelen bacak ağrısı ve ileri vakalarda istirahatte bacak ağrısıdır.
ellerde şişlik ve kaşıntılar.
İleri Düzeydeki Damar Tıkanıklıkları Nasıl Anlaşılır?
En sık görüldüğü yer, bacakta baldır kaslarının olduğu diz altında, bacağın arka kısmında olan kaslardır. Baldır kaslarındaki bu ağrı yalnızca yürüme veya koşma gibi egzersiz anlarında ortaya çıkar ve yürümeye ya da egzersize devam edildiği sürece ağrı giderek artar. Nihayetinde hasta giderek artan bu ağrıya dayanamayacak duruma gelir ve durmak zorunda kalır. Ardından istirahat ile birlikte ağrı çabucak kaybolur. İstirahat ağrısı, damar tıkanıklığının çok ileri düzeyde olduğu ve istirahatte dahi bacaklara yeterli kan ve oksijenin ulaştırılamadığı durumlarda meydana gelir. Ağrı tipik olarak ayakları etkiler ve genellikle ciddi bir ağrıdır. Bu ağrı özellikle geceleri hasta sırtüstü yattığı zamanlarda daha da artar ve bacak damarları tıkanırken ise yürüme ağrısı yada gangerenler gelişebilir.
Tedavi Süreci
Aterosklerozun tedavisinden amaç, hastalığın ilerlemesinin engellenmesi ve geriletilmesidir. Bu amaçla ateroskleroz gelişiminde rol alan risk faktörlerinin engellenmeli veya tedavisi yapılmalıdır. Örneğin; kan basıncının düzenlenmesi, gıdalarla alınan yağ ve kolesterolün azaltılması, kilo kaybı, sigarasız bir yaşam, şeker hastalığı var ise kan şekerinin kontrol altına alınması sağlanmalı ve ayrıca daha aktif ve hareketli bir yaşam teşvik edilmelidir. Erken dönemde başvuran hastalarda, damar tıkanıklığı kontrol altına alacak ve kan dolaşımı destekleyecek ilaç tedavileri verilirken hastalığın ileri aşamaları cerrahi tedavi gerektirir. Genellikle uygulanan ameliyatlar tıkalı damarın aşağısındaki bölgeye kanın taşınmasını sağlayacak yapay damar greftleri ya da hastanın kendi damarı yerleştirilmesi şeklindeki by-pass ameliyatlarıdır. Günümüz teknolojisiyle artık çok ince damarlar bile anjiografi ile müdahale edilebilmektedir.